22 Eyl 2009

Bugün Bayram, Erken Kalkın Çocuklar..


Senin de geçmiş bayramını kutluyorum sevgili günlükcük.. Eğer oğlum olsa sana bu şekilde hitap ederdi. :)
Bayram boyunca ve öncesi üç günde yazamadım sana.. Seni özlemediğimden değil inan.. Ya da yazacak bişeylerin olmamasından da değil.. Sadece yoğun bir süreç olduğu için..
Bu bayramımız hep evde geçti. Çünkü yavrum hastalanmıştı. Sana galiba söylememiştim. 33 aylık bir oğlum var benim.. Dünya tatlısı, dünyanın en tatlısı... Ama işte hasta olunca, zor bir bayram geçirdik. Haliyle çıkamadık bir yere. Bayramda evdeydik. Bir tek Halacığı geldi oğluşumun.. Onun getirdiği kırılmayan oyuncak porselen yemek takımlarıyla yemek yaptı sürekli.. Benim babam oldu, ben de onun bebeği son birkaç aydır herzaman olduğu gibi.. Yaptığı yemeklerden yedirdi bana; mercimek ve terhana çorbası, makarna, köfte, sandviç vs.. Halasının yanımızda olduğu zamanlarda çıktık bir tek dışarıya.. Bizim oralarda gezdik, tavşan kutusunun içinde çakıl çikolatalarından yedi. Bir de Ankamalle gittik. En çok sevdiği gibi alışveriş arabasında gezdirdik, babasıyla trene bindi..
Dışarı çıkamadık dedim ya bayramda, sadece komşuları gezip bayramlaşmak kısmet oldu. Oralarda da en ünlü olmaktan zevk duydu kuzucuğum.. Bir de tabi bize gelen misafirlere şeker tutup kolonya döktü. Ve bu sorumluluktan çok ama çok hoşlandı.
Kreşten ödev vermişler, bayramda seni en çok mutlu eden bir anının resmini çizer misin diye.. Bizimki halasını çizdi. Çünkü halası onun için o kadar değerli ki... ve bir de tabak çanakları:)
Peki ya benim bayramım nasıldı?? Eşimle ve oğlumla birlikte olduğum için gerçekten bir BAYRAMdı. Oğlumla oyunlar oynamamız: ona bayramda babannesi, annenannesi, dedelerinin gönderdiğini söylediğimiz (aslında bizim almış olduğumuz) hafıza kartları ve eşleştirme oyunları, tabak, çanak, ve fincanlarla yemek yeme oyunu, arabacılık (olmazsa olmazımız), tamir setininin çivilerini çakmamız, onları sökmemiz, hatta onları pullu kına mendillerine sarmamız... Ve ailecek günde üç sefer ve her seferinde en az üç kere dinlediğimiz "Bugün Bayram" (Barış Manço) şarkılarımız..
Bu şarkıyı her dinlediğimde kendimi tutamayıp ağladım.. Özlediğimi anladım Barış Abi'yi. Biz onun Adam Olacak Çocuklarıyla büyümüş bir nesiliz.. Özledim.. Gerçekten çok özledim. Ve bir kere daha anladım ki onun kadar çocukları, insanları, bütün varlıkları seven birisi daha gelemez bu dünyaya.. Eşimle karar verdik, bulabildiğimiz kadar "Adam Olacak Çocuk" videosu bulmaya çalışacağız oğlumun da izlemesi için.. Çocukların değerli olduğunu hissettirirdi Barış Abi.. Çocuğumun da bunları hissetmesini istiyorum en azından ekran karşısında... Ruhun şad olsun Barış Abi, mekanın cennet olsun...

Not: Bu arada resmi webden ekleyince eklenen web adresi görüntülenir diye düşünmüştüm. ANcak görüntülenmeyince buraya ben yazayım dedim. Resim http://img177.imageshack.us/img177/4855/kopyasbkyyylt3.jpg adresindne alıntıdır.

2 yorum:

  1. Şimdi ki çocuklar o kadar keyifle izleyebileceği ve izlerken faydalı şeyler öğrenebileceği bir programın olmaması çok büyük bir kayıp. Hala ezbere bilirim ev adresi: Barış Manço Moda 81300 İstanbul :)

    En kısa zamanda bana da yemek yapsın o yeni kaplarıyla =)

    YanıtlaSil
  2. Evet haklısın Neko. Ne yazık ki öyle eğlenceli, öyle keyifli, öyle anlamlı programlar kalmadı artık.. Ya da biz mi büyüdük? Bilemedim..

    Yeni kaplarıyla ne yemekler yapar sana Nekocum, sen gel yeter.. "Misafir ol gel bana, yemekler yaparım sana" der eminim.. çünkü misafire bayılıyor..

    YanıtlaSil